Kyokoânun elleri, bir iblise dönüÅen bu koruyucu efendiden bütün gücüyle kurtulmaya çalıÅarak kendisini çılgınca ondan uzaklaÅtırıp iterken Hyakuheiânin göÄsüne dayalıydı, o ise yalnızca gülüyordu.
Hyakuhei, Åimdi eti ve kanında dolaÅan güçle sarhoÅtu ve kızın kaçmaya yönelik zayıf çabası onu çok eÄlendirdi. Uzun, simsiyah saçları canlıymıŠgibi etraflarında dönüyordu. Geceyarısı buklelerinin ipeksi uçları, Kyokoânun küçük vücudunu kendisininkine hapsetmek için, onu arkasından demir bir kayıŠgibi sardı.
Kyoko, bedeninin onunkiyle birleÅmeye çekilmesine karÅı koyarken savunmasız hissetti. Onun ruhu olan bu soÄuk, karanlık boÅluÄa düÅmek istemiyordu. Oradaki tüm iblisleri⦠onu beklediklerini hissedebiliyordu. Bedeninin içine girdikçe, kendi bedenin o kısmı soÄuyordu. Bacakları, bir milyon iÄne aynı anda derisini delerek, orada buz ÅekilleniyormuÅ gibi acıyordu.
Hızla bir Åey yapmazsa tamamının kaybolacaÄını biliyordu. Son birkaç yılda onu koruyan beÅ kardeÅi⦠orada dikilip izlerlerken görebiliyordu. Hepsi yardım etmek istiyordu, ama o kalkan olarak kullanıldıÄı sürece bir hamle yapmaya çok korkuyorlardı.
Kyoko, bu hain koruyucuya karÅı kaybetmek istemiyordu. Onların öz amcalarıydı⦠Neden uzun zaman önce yeÄenlerinin karÅısına geçmiÅti? Kyokoânun zümrüt yeÅili gözleri korku dolu bir öfkeyle düÅmanınınkilere dönüp kilitlendi. Bu gerçekleÅiyor olamazdı⦠YaÅadıÄı bunca Åeyden sonra olmazdı. Hepsi onun hatasıydı.
Gözleri Hyakuheiânin karanlık sabit bakıÅları karÅısında kısıldı. Kristalâi bu dünyaya o getirmiÅti ve eÄer kendisiyle birlikte cehenneme götürmesi de gerekse onu bu dünyadan geri alacaktı.
Kyou, 15 metreden uzak deÄildi ve kör bir öfkeyle imha kılıcı âHakaishaâyı hızlıca çekti. Amcasının⦠düÅmanının, bugüne kadar ona saygı duymak için büyüdüÄü tek insan kıza dokunması düÅüncesi hoÅuna gitmedi. Deli bir adamın kollarında, o kadar tehlikeli bir biçimde kırılgan görünüyordu ki, kavga artık kötülüÄe karÅı saflıÄın savaÅı oluyordu.
Koruyucu aleminin efendisi⦠Kyou, beÅ kardeÅin en büyüÄü, bu süreçte Kyokoâyu incitmeden hiçbir Åey yapamazdı. İçin için, Kristalâin gücünün kendisine zarar veremeyeceÄini, çünkü bu savaÅtan önce bütün büyüleri engelleyecek bir büyü kullandıÄını biliyordu. Hyakuheiânin, ona karÅı Koruyucu Kalp Kristaliâni kullanmayı denemesi ihtimaline karÅı hazırlanmıÅtı.
Ama bunu⦠beklememiÅti. Kyokoânun incinmesini istemiyordu⦠bunu durduracak gücü olduÄu sürece asla.
Hyakuhei tarafından gönderilen karanlık, Åeytani hayaletler gizli bir kabustan çıkar gibi yerden süzülerek gelip onu hareketsiz tutmak için, ölümcül bedeninin etrafını sardıÄı zaman mücadele etmedi. Kyou, genç kardeÅinin gümüÅi gözlerinde yanan öfkeyi görerek Toyaâya bir bakıŠattı.
Hyakuhei, Toyaâyı Åeytani bir hayalet saldırısıyla sarmıÅ, güvenli bir mesafede tutmaya çalıÅıyor, ama Toya hala onlara karÅı intikam duygusuyla çabalıyordu. Kyou içinden, kardeÅinin üzerindeki engellere minnet duydu⦠Åüphesiz onlar olmasaydı, Toya sonuçları ne olursa olsun saldırırdı. Sadece Kyokoânun tarafının içinde olduÄu böyle bir tehlike Toyaânın kırılma noktasını geçmesine neden olmuÅtu.
Kyou, her kalp atıÅında kendi gücü ve diÄer kardeÅlerinin gücüyle beraber, Toyaânın koruyucu gücünün yoÄunlaÅtıÄını hissediyordu.
30 metreden daha uzakta bulunmayan Kotaroânun mavi gözleri inanmazlıkla açıldı. Kyokoânun incindiÄini görmek istemiyordu ama bunu önlemek için de birÅey yapamazdı. Her iki kolu da savaÅta kanla kaplanmıÅtı ve bacakları da daha iyi bir durumda deÄildi. Åu anda, acıya karÅı savaÅıp ayakta durmaya çalıÅırken saldıracak güce bile sahip deÄildi. Aklı hala her Åeyden çok sevdiÄi kız için korku ile donmuÅtu.
Kotaro, buz mavisi gözleri karÅılık verme ihtiyacıyla yanarken, keskin köpek diÅlerini ortaya çıkararak kulak tırmalayan bir sesle âOnu incitmeye cüret etme yoksa seni cehenneme kadar kovalarım Hyakuheiâ diye tısladı. Etrafında, kendi oluÅturduÄu güçlü esintilerden bir daire içinde bir enkaz yıÄını uçuÅurken, çevresindeki tüm hava bir intikam hissiyle hayat buluyormuÅ gibiydi.
Kamui korkmuÅtu, ama Kyokoâyu Hyakuheiânin kollarında mücadele ederken görmek, fikrini deÄiÅtirmesine sebep oldu. Ãfkeli gözlerinde, birden çok rengi olan bir toz parıldadı. Kamui sonuçlarını düÅünmeden, rahibeye olan aÅkından doÄan ve herkesin gördüÄü akla gelmez bir cesaretle, açtıÄı pençeleriyle doÄruca Hyakuheiâye doÄru koÅtu.
Hyakuhei'nin gölge iblisleri bedenini sert topraÄa çarparak ve uçuÅan bir enkaz göndererek onu geri püskürttü.
SavaÅlarda her zaman en genç koruyucunun arkasını kollayan Kaen, kurtulmak için sıçrarken ayaklarından ateÅler uçararak Kamuiâyi sıkıca tutarak yakaladı. Kamui tehlikeden uzak, yerde güçsüzce yatarken Kaen kızgın gözlerini Hyakuheiâye dikti ve en genç koruyucu ile tehlikenin arasında dikildi.
Suki dizlerinin üzerindeydi, babasını hala kollarında tutuyordu. Bedeni artık cansızdı ve Hyakuheiâye olan nefreti, Senninâi öldürdüÄü için kızının içine dolmuÅtu. BakıÅları, böyle yaÅlı, bilge bir adamın baÅına gelen aynı soÄuk akıbetten en iyi arkadaÅını koruyabilmeyi dileyerek Kyokoâya dikildi.
Shinbe, Hyakuheiânin bedeni üzerindeki bakıÅlarını engelleyerek korumacı bir biçimde Sukiânin önünde dikildi. Kotaroânun öfkesinin rüzgarı, Shinbeânin geceyarısı mavisi saçlarını yüzünün etrafında uçuruyor⦠kurnaz ametist gözlerine tekinsiz bir ifade veriyordu. Kyoko için olan endiÅesi, kristal yapının gücünü hissederken derinleÅti.
âHayırâ¦.â Kelime aÄzından, rüzgar aniden kendisini yere çarpmıŠgibi çıktı. Shinbe, eÄer Hyakuhei koruyucu kalp kristalinin tüm gücünü elde ederse, iki dünyanın da ciddi bir tehlike içinde olacaÄını biliyordu. Hiçbir Åey yapamayacaÄı gerçeÄinin kalp kırıklıÄını hissettiÄinde yanaÄından sıcak bir yaÅ aktı. ââ¦Kyoko.â
Hyakuhei, etrafına, uzun süredir yolunda dikilen düÅmanlara baktı⦠kendi kardeÅinin çocukları. Kyokoâyu kalkan olarak tuttuÄu için, Åu anda ona saldırmaya korktuklarını biliyor ve her yönden yükselen öfkeyi hissedebiliyordu.